10 Haziran 2008 Salı

Kompakt laminat giydirme sistemleri

Kompakt Laminat (Masif Laminat); termosetting reçine emdirilen çok sayıda craft tabakalarının ön ve arka yüzeyine melamin esaslı dekor tabakasının gelmesiyle yüksek ısı (150°C) ve basınç (100 bar kg/cm2) altında preslenmesi sonrasında meydana gelen homojen cephe giydirme levhalarından oluşuyor.

Avusturya menşeli Fundermax Kompakt Laminat Paneller, ISO 9001 ve ON CERT/EN 438 standartlarında CGF kalitesiyle üretiliyor. Kompakt Laminat Cephe Kaplama Sistemi ile giydirilen binalarda, bina yüzeyi ile kaplama tam olarak ayrıldığından, maksimum düzeyde havalandırma sağlandığı gibi, rutubet, ısı kaybı ve ısı farklılıkları da önleniyor.

Geniş renk ve desen seçeneği, alternatifli ebatları ve panel ölçüleri ile diğer giydirme cephe elemanlarına oranla daha esnek ve yaratıcı çözümler sunuyor. Yarı havalandırmalı giydirme cephe sistemleri kategorisine giren sistem temel olarak uygulama teknikleri açısından, malzeme kalınlığına bağlı olarak 4 grupta toplanıyor:
Daha fazla...
Yapıştırma Sistemi: (6 - 8 mm panel için)
Agraflı Askı Sistemi: (8 -10 mm panel için)
Perçinli Sistem: (6 - 8 mm panel için)
Yalıbaskısı Sistemi: (4 - 6 mm panel için)

SikaTack panel yapıştırma sistemi
6 veya 8 mm et kalınlığındaki çift yüzü dekor kağıdı kaplı kompakt laminat panellerin, bina cephesine braketler vasıtasıyla ankre edilen alüminyum T ve L profillere veya çelik profillere yapıştırılması şeklinde uygulanıyor.

Panel kalınlığı tamamen iklim koşulları ile ilgili olup, paneller arasındaki derz boşlukları açık halde bulunuyor. Çatı parapetlerinde derzler plaka altından klape şeklinde kapatılarak derz üzerinden şeffaf silikon uygulaması yapılıyor.

Derz aralığı mesafesinin panel kalınlığı kadar olması gerekiyor. SikaTack Panel Yapıştırma Sistemi’nin ekonomik ve hızlı montaj avantajları dışında sağladığı en büyük olanak, 6 mm panelin bombelenme kabiliyetinden yararlanarak dairesel formda yapıştırma yapılabilmesi. Diğer uygulama sistemlerinde dairesel uygulama yapılamıyor.

Altyapıda kullanılan alüminyum profiller dışında yapıştırma işleminde kullanılan tüm malzemeler SİKA - İsviçre’de üretiliyor.
Yapıştırma sistemi dünyada üretilen tüm dış cephe kompakt laminatları için geçerli olmadığından, yapıştırma test raporu (yaşlandırma) istenmesi gerekiyor.

Agraflı askı sistemi
Mekanik montaj sistemi olan Agraflı Askı Sistemi, 8 veya 10 mm et kalınlığındaki kompakt laminat paneller için uygulanabiliyor. Bina cephesine düşeyde braketler vasıtasıyla bağlanan alüminyum köşebent profillerine, yatayda özel kesitli alüminyum raylar monte ediliyor.

Kompakt laminat panellerin derz oluşturulacak kenarlarına derz çıtasının geçirilebilmesi için kanallar açılıyor. Panellerin arkasına takılan agraflar ayarlı vidalar ile alüminyum raylara takılıyor.

Derz aralarına 3 mm et kalınlığında kompakt laminat derz çıtası geçirilerek derzler kapatılıyor. Bu sistemin seçilmesindeki esas prensip derz aralıklarının kapatılması olanağı ve/veya iklim koşulları oluyor. Yapıştırma sisteme oranla daha pahalı olduğunu, uygulama süresi ve işçiliğin yarı yarıya arttığını unutmamak gerekiyor.

Renkli perçin sistemi
Yarı görünür montaj sistemi olan Renkli Perçin Sistemi, 6 veya 8 mm et kalınlığındaki kompakt laminat paneller için uygulanabiliyor. Diğer sistemlerde olduğu gibi alüminyum altyapıya panellerin özel renkli perçinler vasıtasıyla montajından oluşuyor. Stadyum veya benzeri geniş cepheli yüzeylerde tercih ediliyor (perçin başlarına takılan cap’lerin algılanması zor olabiliyor).

Yalıbaskısı sistemi
Gizli montaj sistemi olan Yalıbaskısı Sistemi, villa türü yapılarda kullanılan 4 veya 6 mm et kalınlığındaki kompakt laminat paneller için uygulanabiliyor.

Fundermax dış cephe kompakt laminat teknik özellikleri

  • UV ışınlarına karşı 30 yıl dayanıklılık gösteriyor,
  • NT Yüzey sayesinde atmosfer koşullarına dayanıklılık gösteriyor,
  • ÖNORM B 3800/1’e göre B1 Sınıfı yangına karşı dayanıklılık gösteriyor,
  • Darbe, çizilme gibi etkilere dayanıklılık gösteriyor,
  • Asit yağmuru, hava kirliliği gibi etkilere karşı kimyasal dayanıklılık gösteriyor,
  • Renk ve desen zenginliği sunuyor,
  • Bakım gerektirmiyor,
  • ISO 9001 kalite sistemi standartlarında,
  • Sağlığa zararlı madde içermiyor,
  • Estetik bir görüntü elde etme imkanı veriyor,
  • Ekonomik,
  • İleri teknoloji ürünü.
  • Ahşap esaslı malzeme kategorisine giren Kompakt Laminat panellerin özellikle dış cephe uygulamasında mutlaka deneyimli uzman bir firma ve bu konuda dünyaca tanınan bir marka ile bütünleşmek zorunluluğu doğuyor.

    Türkiye’ye AB ülkeleri de dahil olmak üzere bazı ülkelerden dış cephede kullanıma uygun olmayan niteliklerde kompakt laminatlar getirildiğinden bazı önemli konulara dikkat edilmesi gerekiyor:

  • UV ışınlarına karşı solmazlık garantisinin süresinin en az 10 yıl olması,
  • B1 Sınıfı veya menşeine göre aynı kategoride yangın sertifikası,
  • Malzemenin çift yüzlü olması (her iki tarafının da dekor kağıdı kaplı olması),
  • Malzemenin yapıştırma sistem için test raporunun olması,
  • -80 ºC / +180 ºC ortam koşullarına dayanıklı olması,
  • GOST ve benzeri (dünyaca tanınan saygın üniversitelerden temin edilen) sertifikalara sahip olması,
  • Türkiye ve dünyada uygulanmış çok sayıda örneğe sahip olması.
  • Şekillendirilmiş kompakt laminatlar
    Sadece Fundermax'ın sahip olduğu teknoloji ile üretilen Şekillendirilmiş Kompakt Laminatlar, içerisinde bulunan özel katmanlar sayesinde bükülerek şekillendiriliyor.

    U, L,S formları yanında 4. kenarı da bükülebilen kompakt laminat elemanlar birçok yeni tasarıma cevap verebiliyor. Homojen ve derzsiz yapıya sahip Şekillendirilmiş Kompakt Laminatlar, yaygın olarak duvar kaplamalarında köşe dönüşlerinde ve ıslak hacimlerde tezgah olarak kullanılıyor.

    Ayrıca değişik formlarda bükülen bu profiller ile modern çizgilere uyumlu, ince hatlarda mobilya tasarımları yapmak da mümkün.

    Türkiye genelinde tüm Denizbank ve Türkiye Finans Katılım Bankası şubelerinin yenileme projelerini üstlenen Meridyen Yapı, bugüne kadar 348 şubede 27.550 m2 kompakt laminat uygulaması gerçekleştirdi.

    Binanız dört mevsimi yaşasın

    Nevşehir'in Kapadokya yöresinde çıkan doğal ısı yalıtım özellikli Tüf Taşı, mevsim şartlarına göre değişen renkleri ve yapılara verdiği doğal canlılık sayesinde iç ve dış mekanlarda yeni bir kullanım rahatlığı sunuyor.

    Doğal ve volkanik özelliklerinden dolayı son derece sağlam yapılar inşa edilmesine imkan veren Tüf taşı, binalarda demir kullanılmaması, dış ve iç cephelerde sıva, badana ve benzeri uygulamalara gereksinim duyulmaması gibi artı özellikleri ile de önemli bir avantaj sağlıyor.
    Daha fazla...
    Uygulandıktan sonra günden güne taşların birbirine kilitlenmesiyle yapıyı daha da sağlamlaştırma özelliğine sahip olduğu akademik araştırmalarla da kanıtlanmış olan Tüf Taşı bina yapımı ve kaplama haricinde, iç ve dış mekanlarda, özellikle bahçelerde el işlemesiyle zenginleşen dekoratif görüntüsüyle de fark yaratıyor.

    Ahşap cephe kaplamaları

    Malzeme boyutları ve özelliklerinin belirlenmesi
    Malzemenin seçilmesi ve tedarik edilmesi için öncelikle ihtiyacın belirlenmesi gerekir. Restorasyon yapılarında, projelerde görünüş üzerinden veya varsa cephe detayı üzerinden yapılacak ölçüm ile yalı binisinin genişliğini tespit etmek gerekir. Genişlik tespit edildiği takdirde ikinci adım olarak malzeme kalınlığı belirlenir.

    Malzemenin kalınlığı genelde yüzey genişliğinin %10’nu biçiminde hesaplanır. Malzemenin genişliği 20 cm’nin üzerine çıktığında kesit kalınlığı arttırmakta fayda vardır.

    10 cm yalı binisi için kesit kalınlığı, 1 cm, 12 cm yalı binisi için kesit kalınlığı 1.2 cm,16 cm yalı binisi için kesit kalınlığı 1.6 cm, 20 cm yalı binisi için kesit kalınlığı 2 -2.5 cm’dir.

    Elinizdeki projede 1/20 – 1/10 sistem detayları varsa bu çizimler size daha iyi bilgi vereceği gibi uygulama ve görünüş üzerindeki detaylar hakkında da daha fazla bilgi edinmezi sağlar. Yapınızın mimari projesi bilgisayar ile çizilmişse birkaç çizgi arasındaki genişliği ölçmeniz doğru bir ölçüye sahip olmanıza yetecektir. Fakat çizim el ile yapılmışsa ikinci bir doğrulama gerekecektir. Böyle bir durumda, çizgiler arasında boşluk sayısı aşağıdan yukarıya doğru sayılır, bulunan adet yapının yüksekliğine bölünür ve yalı binisinin genişliği bulunur.
    Daha fazla...
    Sıra malzeme seçimine geldiğinde dış cephede kullanılabilecek ağaçlar arasından ayrılan bütçeye göre bir seçim yapmak gerekmektedir. Sarı çam, lareks, meranti, iroko, sapelli, meşe, teak vb. ağaç türleri dış kullanım için uygundur. Ülkemizde ekonomik nedenlerden dolayı sarıçam ve lareks kullanımı çok yaygındır. Sarıçam ithal ve yerli olmak üzere piyasadan temin edilebilmektedir.

    İthal çamlarda uzun boy kereste bulmak kolayken yerli üretimde tedariki daha zordur. Reçine çam ağacının ömrünü uzatan bir faktörken sıcak ve çok güneş alan yerlerde zamanla kusmalar yapabilmektedir. Bu yüzden akan yerlerin kazınması ve yeniden boyanması gerekmektedir. Egzotik ağaçlar daha sert ve uzun ömürlüdür fakat maliyet oranı yüksek ve işlenmesi zordur. Ağaç seçiminde dikkat edilmesi gereken diğer özellikler nem oranı, çürümeye karşı alınan kimyasal önlemler ve bölgesel neme uyum sağlaması açısından malzemenin uygulanmadan önce bekletilmesidir.

    Kullanılacak ağaçlardaki nem oranı maksimum %12 ± 3 mertebelerinde olmalıdır. Elektronik nem ölçeler ile ağacın birkaç noktasından ölçüm yapılarak ortalaması alınmalı, kullanıma uygun olup olmadığına karar verilmelidir. Ağacın nemi yüksekse ya doğal olarak kurumaya bırakılmalı ya da fırınlanmalıdır. Nem değeri yüksek ağaç kullanmak çatlama, montaj sonrası çalışma ve boya kabarmaları vb. birçok probleme neden olabilir.

    Kullanmak için karar verdiğiniz ağaç çam veya lareks ise kesinlikle emprenye işleminden geçirilmelidir. Böylece malzemenin kurtlanma ve çürümeye karşı olan direnci yükseltilmiş olur. Bu işlem daldırma veya vakumlu olmak üzere iki tipte yapılabilir.

    Alternatif malzemeler
    Ahşappen Siding
    Doğru ahşap dış cephe kaplamasının sorunsuz ve kolay uygulanabilir bir ürün olduğunu müşterilere sunmak istedik. Bu öyle bir ürün olmalıydı ki malzeme tamamı ile doğal olmalı, kolay uygulanmalı, istenilen genişliklerde üretilebilmeli ve masif ağaçta yaşanan problemleri en aza indirmeliydi. Malzeme iki seri halinde üretilmektedir.

    Lamine edilmiş ladin ağacı katmanlarından oluşan ilk seri, daha çok rustik – antik bir görünüm elde etmek isteyen kullanılıcılara yönelik olarak tasarlanmıştır. Budaklı görünümü ve hareleri ile zengin bir görüntüye sahiptir. Huş ağacı katmanlarından oluşan ikinci seri ise daha modern ve şık bir görünüm arayan kullanıcılara yöneliktir. Hareli yapıdaki bu seride budak görünümü yoktur. İki seri de istenilen genişlikte üretilebilmekte ve sudan etkilenmemektedir.

    Tamamı ile doğal olan bu ürün özellikle de geniş masif yalı binilerine oranla çok daha ekonomik ve sorunsuzdur. Alternatif malzemelere ek olarak piyasada birkaç ithal malzeme bulunmaktadır. Bu malzemeler standart genişliklerde üretildiklerinden özel ölçülerdeki işler için bir çözüm getirmemektedir.

    Farklı kaplama detayları
    Ahşap yalı binisi uygulaması için üretilmiş bir çok kesit detayı bulunmaktadır. Bu sistemler geçme ve üst üste binme olmak üzere iki ana grupta toplanmaktadır. Projenizin detay çizimleri de özel bir detay belirtilmiş ise bu detaya uyulmalı, eğer böyle bir zorumluluk yok ise geçme sistemler montaj kolaylığı nedeni ile tercih edilmelidir.

    Uygulama ile ilgili bilgiler ve dikkat edilmesi gereken noktalar
    Uygulamaya geçilmeden önce dikkat edilmesi gereken en önemli nokta satın alınan malzemenin inşaat mahalinde bekletilmesi, dinlendirilmesidir. Böylece malzeme ortam sıcaklığı iklim koşulları ve nemine uyum sağlayacak, montajı yapıldıktan sonra ani nem kaybı veya kazanımı ile oluşabilecek çatlamalar ve kabarmalar minimize edilecektir.

    Restorasyon yapılarında genellikle karkas üstü döşeme sistemi kullanılmaktadır. Bu sistemde öncelikle karkas malzemesi monte edilir. Karkas malzemesinin kalınlığı arada kullanılacak yalıtım malzemesinin kalınlığına göre belirlenir. 2 cm’lik yalıtım için 3 cm’lik çıta , 3 cm’lik yalıtım için 4 cm’lik çıta derinliği gerekmektedir. Çıtaların genişlikleri genelde 5 cm olarak yapılır. Karkas malzemesi genelde çam veya lareks ağacından yapıldığı için yalı binisi gibi emprenye edilmesi gerekmektedir.

    Projeye uygun olarak belirlenen çıtalar matkap yardımı ile delinen deliklerle vida yardımı ile cepheye ankre edilir. Cephe sistemlerinde galveniz kaplı veya pirinç vida kullanımına dikkat etmek gerekir. Aksi takdirde zamanla paslanan çiviler özellikle de dış görüntüde bozulmalara neden olacaktır. Galveniz kaplı çivi kullanılacak ise üzerindeki kaplamaya zarar vermeyecek şekilde monte edilmelidir.

    Döşenecek olan karkas aralıkları cephe kaplamasının genişliğine göre belirlenmelidir. Bu genişlik 40 cm ile 60 cm arasında değişiklik gösterebilir. Cephe kaplamasının genişliği arttıkça dikmeler arasındaki genişlik mümkün olduğunca küçültülmelidir. Bu aralıklar belirlenirken kullanılacak olan izolasyon malzemesinden verilecek fire de göz önünde bulundurulmalıdır. İzolasyon malzemesinin genişliği genelde 120 cm olduğundan, eğer mümkünse karkas dikmeleri arasındaki değer 60 cm olarak belirlenmelidir.

    Böylece izolasyon malzemesinden fire verilmeden montaj işlemi gerçekleştirilebilir. Cephede pencereler ve aydınlıklar bulunması halinde bu açıklıkların solundan ve sağından birer dikme geçecek şekilde karkas döşenmelidir. Kullanılacak yalıtım levhası özel yapıştırma harcı ile veya en az 5 noktadan plastik pullu ankraj vidaları ile sabitlenmelidir. Buhar kesici membran kullanılacak ise membran üzerine kaplanmalıdır.

    Aksi takdirde cephe yalı binisi montaj işlemine hazır hale gelmiştir. Burada dikkat edilmesi gereken en önemli nokta ne olursa olsun kullanılacak izolasyon malzemelerinin ahşap karkas sisteminden en az 5 mm aşağıda bitecek şekilde monte edilmesidir. Böylece ahşap yalı binisi ile izolasyon malzemesi arasında bir hava sirkülasyon boşluğu kalacak bu da ahşap yalı kaplamasının uzun yıllar sorunsuz kullanıma olanak tanıyacaktır. Ayrıca arada kalan hava boşluğunun da izolasyon görevi göreceği unutulmamalıdır.

    Geçme bir yalı binisi sistemi kullanıyorsanız döşeme aşağıdan yukarıya doğru yapılmalıdır. Bu montajınızı daha hızlı ve sağlıklı bir biçimde yapmanıza yardımcı olacaktır. Sistem bindirme olarak seçilmiş ise yukarıdan aşağıya montaj yapılabilir. Geçme sistemlerde dikkat edilmesi gereken bir noktada dişi, erkek geçmelerin konumlarıdır.

    Yukarıdan aşağıya doğru döşenen bu sistemlerde erkek olan taraf her zaman üste gelecek şekilde döşenmelidir. Aksi takdirde yağmur esnasından yüzeyden süzülen su geçme yerlerinden arka tarafa sızacak ve ahşabın şişmesine veya rutubetli bir ortam yaratacağı için daha çabuk çürümesine neden olacaktır.

    Cephede estetik bir görüntü sağlamak için montaj sırasında kullanılacak çivilerin bir hizada yukarı kadar gitmesine özen göstermek gerekir. Bu çiviler daha sonra macun ile doldurulup üzeri boyanarak cephede güzel bir görüntü elde edilmesi sağlanacaktır. Ancak unutulmamalıdır ki güneş ışığı cepheye vurduğunda, macunlanan çivi yerleri belli olacak, malzemenin budaklı kısımları kapatıcı boyalarda bile koyu izler şeklinde görünecektir.

    Son safha olarak boyama işlemi gerçekleştirilir. Malzemenin montaj işleminden önce bir astar ve bir son kat boyasının atılmış olması bu işlemi kolaylaştıracak, cephenin son kat boya ile bir kat daha boyama işlemine tabi tutulması yeterli olacaktır. Her durumda en az 3 kat boya uygulaması yapmak gerektiği unutulmamalıdır. Özellikle astar ve birinci son kat boyada yüzeyin hafif şekilde zımparalanması yüzey görünüm kalitesinin daha iyi olmasını sağlayacaktır.

    Boya seçimi yapılırken alınacak malzemenin dış cepheye uyumlu olması ve uzun süre bakım gerektirmemesi göz önünde bulundurulmalıdır. Özellikle de kapatıcı boyalarda su bazlı ürünler tercih edilmelidir. Böylece ahşabın doğal yapısına hiçbir zarar verilmeden korumak mümkün olacaktır. Seçilecek rengin de önemi olduğu bilinmeli, koyu renklerde cephenin daha çok ısı çekeceği bu yüzden reçine kusması ve çatlamaların açık renklere nazaran daha çok olacağı göz önünde bulundurulmalıdır. Açık renklerde ise zamanla toz ve yağmur nedeni ile kirlenmeler görüleceği göz ardı edilmemelidir.

    Bütün bu bilgiler ışığında uygulama yapmadan önce teknik destek verebilecek bir firma ile irtibata geçmenizin daha sonra yaşanabilecek sorunlardan sizi uzak tutacağını hatırlatmak isterim.

    Yapınızda kullanacağınız malzemelerin mümkün olduğunca doğal olmasının sizin sağlığınız açısından çok büyük önem taşıdığını, bu yüzden fiyat, performans ve sağlık dengesine çok önem vermeniz gerektiğini bilmenizi isterim.

    Dış cephe sorunlarınız

    Dış sıvanız su alıyor ise;

  • Boyanız işlevini yitirmiştir.
  • Sıvanız çatlamıştır.
  • Kolon, kiriş, döşeme plakları ile duvarlar arasında çatlamalar olmuştur.
  • Herşey sapasağlamdır, ancak ısı yalıtımınız yoktur, içerideki sıcak hava soğuk duvarda yoğuşur. (Pencere camının buğulanması hadisesi duvarınızda oluşuyor demektir). Siz dışarıdan su geliyor sanırsınız.
  • Dış cephede su yalıtımı yapalım mı?
    Eğer sorununuz ısı yalıtımının yetersiz olmasından kaynaklanan yoğuşma problemi ise, ve siz yapıya dışarıdan hava ve su almayan bir su yalıtımı yaparsanız çok daha fazla sorunla karşılaşırsınız. Dış cephede su yalıtımı yapmadan önce ısı yalıtımı ile sorununuz olmadığından emin olun ve mutlaka teneffüs edebilen su yalıtım malzemesi kullanın.

    Niçin önemli?
    En basit nedeni çok fazla maliyetle ısınmanızdır. Ancak,ısı yalıtımsız yapıda oluşan yoğuşma suyu betonarmeyi tahrip eder, demir donatıda korozyona neden olur, sıvaların ve kaplamaların bozunmasına, kalkmasına ve dökülmesine neden olur, yapı içinde bakteri ve küf oluşur, insan sağlığını tehdit eder, özellikle kuzeye bakan odalarınız kullanılamaz hale gelir, yapınız çok kısa ömürlü olur.
    Daha fazla...
    Isı yalıtımı içeriden mi dışarıdan mı?
    En sağlıklı yöntem tüm ısı köprülerinin yok edilmesi yönünde çözüm üretmektir. Bu nedenle dışarıdan ısı yalıtımı önemlidir. İçinde 24 saat yaşan yapılarda duvarların ısı depolaması düşük maliyet ile ısınma adına doğru çözümdür.

    İçeriden ısı yalıtımı yapmak zorunlu hallerde ve büro, işyeri gibi içinde günün belirli saatlerinde yaşanılan binalarda duvarları ısıtmak için zaman ve para harcamamak amacı ile düşünülebilir.

    Yoğunluk mu kalınlık mı?
    Elbette kalınlık. Isı akışına gösterilen direnç, yalıtımın kalınlığı ve ısı iletkenliği ile ilgilidir. Kalınlık artarsa direnç yükselir, iletkenlik artarsa direnç azalır. Yoğunluğun dirence etkisi az da olsa vardır. Ancak polistiren levhalar, 14-16 dansiteden itibaren dış cephede kullanılabilir. Yoğunluk darbelere maruz kalacak yüzeylerde önem kazanır.

    Buhar geçirgenliği
    Yapının nefes alabilmesi önemlidir. Buhar geçişine engel olabilecek dirençteki malzemeler yoğuşmaya neden olabilirler.

    Yapıştırıcılar
    Isı yalıtım plakalarının yüzeye bağlantısında kullanılan yapıştırıcılar ciddiye alınmalıdır. Normal fayans seramik yapıştırıcıları bu türden uygulamalar için son derece yetersiz kalır ve asla kullanılmamalıdır.

    Unutulmamalıdır ki kullanılan yapıştırıcılar, suya, neme, sıcaklık farklılıklarına, basınca ve çekmeye mukavemet edecek özellikte olmalıdır. Tutunduğu yüzeydeki alkali ortamı, sıvadaki kireç, oluşan karbonat tuzları yapıştırıcıyı etkiler.

    Polistiren köpükler, taşyünü, polietilen ve poliüretanlar için geliştirilmiş, dış çevre etmenlerine ve yukarıda sıralanan olumsuzluklara karşı güçlendirilmiş özel bir yapıştırıcı kullanılmalıdır.

    Plaka üzeri sıva uygulaması
    Kullanılacak sıvada yapıştırıcıda aranan özelliklerin yanısıra, esneme, havadaki karbondioksitten etkilenmeme, zayıf asitlere mukavemet gösterme gibi ek özellikler de aranır. İçeriğinde kesinlikle kalsit, dolomit türünden agregaların bulunmaması, silis agregaların kullanımı, su geçirimsiz fakat nefes alabilen bir yapıda olması istenir.

    Tüm bu özelliklerin yanısıra yüksek yapışma gücü ve içeriğindeki puzolonik aktivitedeki kimyasallar ile mukavemet kazanmış çok özel bir sıva kullanılmalıdır.

    Sıvada kullanılacak filenin mutlaka alkali dayanımlı olması ve min 160gr/m² olması gerekir. Sıvanın 2/3 ü file altında, 1/3ü file üzerinde olmalıdır. Sıva kalınlığının 3mm yi aşmamasına özen gösterilmelidir.

    Boya
    Kullanılan boyaların solvent içermemesi ve bu konuda hassasiyet gösterilmesi gerekir. Boyanın nefes alma özelliğinin olması, önemlidir.

    Uygulama öncesi neler yapılabilir?
    Sıva çatlakları ve dökülmeler su geçirimsiz beton onarım harçları ile onarılmalıdır. Sıvada kireç kullanılmış ise kristalize malzemeler ile sıva emprenye edilerek sıva güçlendirilebilir. Bu şekilde yalıtım plakalarının bağlanacağı sıva garanti altına alınmış olur.

    Sıva sorunları
    Geleneksel yöntemle şantiyede hazırlanan ve uygulanan sıvanın çoğu zaman bilinen fakat önemsenmeyen, çoğu zaman da farkında olmadan yapılan hatalar uzun zamanda beraberinde çözümü zor sorunların çıkmasına sebebiyet vermektedir.

    Bu sorunlar şu şekilde sıralanabilir:

    Çimentodan kaynaklanan sorunlar
    Çimentodan kaynaklanan sorunların başında rötre problemi gelmektedir. Özellikle bünyesel rötrenin önüne geçmek mümkün olamamaktadır. Sıva harcında çimentonun rötre yapması sıvanın çatlamasına neden olmaktadır. Çatlaklar içerisine giren su, kış aylarında donarak genleşir ve çatlaklar daha fazla açılır.

    Çimentonun ikinci önemli sorunu su ile reaksiyona girdiğinde flokül (topaklanma) oluşturmasıdır. Çimento su ile reaksiyona girdiğinde floküllerin dışındaki çimento zerrecikleri hydrate olmakta ancak flokül içerisindeki çimento zerrecikleri hidrate olamamaktadır. Yüzeydeki hidrate olan çimento aldığı suyu geri verdiğinde sıva yüzeyinde terleme ile kendini gösterir.

    Terleme,hidrate olmayan bir başka deyişle su ile reaksiyona girmeyen çimentonun harç içindeki mevcudiyetini, dolayısı ile segregasyon (çözülme-ayrışma) olduğunun habercisidir. Sıva harcına konan çimentonun önemli bir kısmı harç içerisinde kuru olarak kalmakta ve harcın içerisinde boşluklar oluşturmaktadır.

    İleriki zamanlarda su ile karşılaştığında tepkimeye giren bu çimento zerrecikleri aynı zamanda harç içerisinde hacimsel genleşmelere yol açmakta ve sıvanın çatlamasına neden olmaktadır.

    Son yıllarda hızlı imalat yapmak için sıva harcı betoniyer ile imal edilmektedir. Betoniyer ile beton üretilmesi esnasında beton içerisindeki iri agrega (çakıl,mıcır) çimento floküllerinin kırılmasına yardımcı olmakta ve flokül oluşumunu azaltmaktadır.

    Ancak sıva harcı içerisinde flokülleri kıracak irilikte agrega bulunmaz. Bu nedenle sıva harcının hazırlanmasında betoniyer Kullanmak Son Derece Sakıncalıdır. Çimentonun bir diğer problemi su ile tepkimeye girdiğinde mutlaka Serbest Kireç-CaOH2-açığa çıkarmasıdır. Sıvada kireç bulunmasının çeşitli sakıncaları vardır.

    Kirecin getirdiği sorunlar
    Kireç sıvada ve betonda çeşitli sorunlar ortaya çıkarır. Sülfatlarla tepkimeye girerek hacimsel genleşmeler yaratır, Klor tuzları ile tepkimeye girdiğinde yine hacimsel genleşme yaratır ve çimentonun bağlayıcılığını ortadan kaldırır, Karbondioksit ile tepkimeye girdiğinde CaCo3 (Kalsiyum Karbonat)a dönüşür.

    Bu dönüşüm yine bir hacimsel genleşme ile olur. Sudaki Karbondioksit Serbest Kireç ile reaksiyona girerek bikarbonat tuzlarının oluşumuna sebebiyet verir.
    Bu tuzlar suda çok çabuk eriyen tuzlardır ve sıvanın plakalar halinde dökülmesine yol açar. Kireç, dış sıvada asla kullanılmamalıdır. Aslında iç sıvada da yukarıda anlatılanlar çerçevesinde kullanılmasının sakıncalı olduğu da açıktır.

    Ancak,sıvada kireç kullanımı harcın yumuşaklığı ve işlenebilirliğini sağladığı için ustalar tarafından tercih edilmektedir. Dış Sıvada dahi bu nedenle kireç kullanılabilmektedir. Bazen maliyet faktörü de göz önüne alınarak dozaj çok yüksek miktarlara çıkabilmektedir.

    Mevsim şartlarının olumsuz etkisi
    Hemen herkesin bildiği gibi sıva çok sıcak yaz aylarında yapıldığında çatlama riski de yükselmektedir. Yapılan sıvanın sürekli sulanması ve bakımı şarttır.

    Yapılacak sulama işlemi de belli kurallara bağlıdır. Oldukça güç ve zaman alıcı bu işlemler çoğu zaman ihmal edilmekte ve yapılan milyonlarca m2 sıva uygulaması heba olmaktadır.

    Granülometri
    Sıva harcına giren agrea boyutlarında homojen bir yapı oluşturulamamaktadır.Her ustaya ve her yöreye göre Kaba Sıva Kumu, İnce Sıva Kumu, Perdah Kumu tanımı ve granülometrisi değişiktir.

    Buna ek olarak harca giren çimento ve kireç miktarları da aynı binanın değişik yerlerinde farklı miktarlardadır. Aynı şekilde su da farklı kullanılmakta,farklı kıvamda harçlar oluşmaktadır.

    Sonuç
    Yetersiz ısı yalıtımı yapılmış binalarda dış duvarlardaki ısı akışı büyük miktarlardadır ve bu akış süresince yaşanan yoğuşma yapıda büyük hasarlara neden olmaktadır. En pahalı yapılarda dahi dikkat edilmeyen sıva imalatı, kendi içerisinde yukarıda değinilen sorunları yaşarken diğer yandan yoğuşma probleminin getirdiği bir dizi olumsuz reaksiyonu da karşılamak zorunda kalmaktadır.

    Bunun sonucu yaşanan tahribat yapının ömrünü azaltmaktadır. Beton içerisinde bikarbonat tuzlarının oluşması betonun çözünmesine neden olduğu gibi,su ve Karbondioksit betonarmenin donatısını da çürütümektedir. Dışa bağımlı enerji politikamız nedeni ile ülkemizde büyük bir savurganlık yaşanmakta ve gereğinin çok üzerinde ısınma maliyetleri (yazın soğutma maliyetleri) ortaya çıkmaktadır.

    Dış cephede profesyonel kalite

    Henkel, geliştirdiği yepyeni ürünü Sista Nötr Dış Cephe ve İnşaat Silikonları ile pratik ve güvenilir bir çözüm sunuyor. Tek komponentli, kokusuz, alkoksi esaslı nötr silikon Sista, alüminyum, seramik, granit ve daha birçok cephe kaplamasında rahatlıkla kullanıyor.

    Prefabrik yapılarda da kullanılabilen Sista Nötr Dış Cephe ve İnşaat Silikonları aynı zamanda, doğrama, asma cephe sistemleri, cam çatı sistemleri, cam cepheler ve inşaat uygulamalarında her türlü yapıştırma işlemini kolay ve güvenilir bir şekilde yapma imkanı sunuyor.
    Daha fazla...
    Renkli ve şeffaf olmak üzere iki farklı seçenekle tüketicilerin beğenisine sunulan Sista Nötr Dış Cephe ve İnşaat Silikonları, tüm malzemelere mükemmelce yapışıyor ve yüksek elastikiyeti ile dikkat çekiyor. Gerilme kuvveti, modül ve kopmadaki uzama değerleri arasında ideal bir denge sağlayan ürün, sararma yapmıyor ve kolayca uygulanabiliyor.

    Avustralya Sydney Opera Binası, ABD Tampa Kültür Merkezi ve İngiltere Thames Bariyerleri, Sista silikonlarının kullanıldığı dünyaca ünlü yapılara örnek olarak gösteriliyor.

    5 Haziran 2008 Perşembe

    Evinizde yılbaşı şıklığı yaratın

    Yılbaşını evde geçirecekseniz, evinizi 31 Aralık gecesine en uygun şekilde hazırlamaya başlamanın zamanı geldi. İç mimarların verdiği tüyolarla evinizde 2008'i keyifli ve mutlu bir ortamda karşılayabilirsiniz.

    Büyük gün yaklaşıyor. Herkes 31 Aralık gecesi ne yapacağını düşünmeye hatta rezervasyonları yapmaya başladı bile. Bazıları sokaklarda dolanıp, güzel bir lokantada ya da otelde gecesini geçirmeyi tercih ederlerken, bazıları ise bu özel geceyi evde ailesiyle ya da yalnız geçirmeyi tercih edebilir. Siz de, evde kalmayı tercih edenlerdenseniz bu yazıyı mutlaka okumalısınız. Kim istemez ki yeni yıla kusursuz bir şekilde dekore edilmiş bir evde girmeyi?

    Renklere dikkat etmek gerekir
    Evinizi yeni yıl için hazırlamaya bu sene erken başlayın. Böylelikle özenle hazırladığınız dekorunuzun zevkini daha uzun süre yaşayabilirsiniz. İç mimarlara göre yeni yıl dekorasyonunda mutlaka kullanacağınız renkleri sınırlamanız gerekiriyor. Çok fazla renk bir arada kullanıldığında etkileyici bir dekor hedeflenirken tam tersine karmaşa yaratabiliyor.
    Daha fazla...
    Renk seçiminizde, örnek olarak, klasik yeşil ve kırmızı kombinasyonunu kullanabilirsiniz altın teması üzerinde yoğunlaşabilirsiniz, ya da beyaz ve mor uyumunu hedefleyerek hem çok modern hem de göz alıcı bir dekor yaratabilirsiniz. Kararlaştırdığınız renkleri evinizin farklı köşelerinde tekrar tekrar kullanın ki evde genel bir tema, bir renk uyumu sağlansın.

    Evinizde dekorasyon yaparken, her şeyinizi tekrar satın alıp, evi baştan aşağı tekrar dekore etmeye hiç gerek yok. Gündelik eşyalarınıza bir mimari destek olmadan kendiniz sezona adapte edebilirsiniz. Mesela beyaz abajurlarınızın başlıklarını kırmızı başlıklarla değiştirebilirsiniz, ya da koltuğun üzerine seçtiğiniz renklerde birkaç yastık atarak, masa örtülerinizi aynı renklerde seçerek gündelik eşyaları dekorunuza dahil edebilirsiniz.

    Doğa, yılbaşının ilham kaynağı
    Aralık ayının gelmesiyle birlikte kendi evinize en uygun çam ağacını bulma arayışı da başlar. Çorap, şöminelerin üzerindeki yerlerini alır, süsler naftalinleşmiş yerlerinden çıkarılırlar, kar taneleri evin her köşesinde tekrar karşımıza çıkar.

    Yılbaşı zamanı evinize doğadan esinlenerek dekore ederseniz, iç mimarlar evin çok daha sıcak olacaklarını dile getiriyorlar. Mimarlara göre yılbaşı demek, doğa demektir. Parklardan toplayabileceğiniz çam dalları ve kozalaklar cam bir kabın içine koyup doğal bir aksesuar yaratabilirsiniz. Hatta aranjmanın tam ortasına seçtiğiniz renklerde bir mum yerleştirerek bu camı mumluk olarak da kullanabilirsiniz.

    Bütün bu karmaşanın içinde yılbaşının getirimlerini de unutmamak lazım. Telaş, küçük ayrıntılarını unutmanıza neden olabilir. Evin içiyle pür dikkat ilgilenirken, kapıyı asmak için noel çemberi satın almayı unutmamak lazım. Çiçekçilerden alabileceğiniz noel çemberleri de kapı girişinizde ya da şöminenin üzerinde çok hoş duracaktır.

    Eğer düz yeşil bir çember aldıysanız böyle sade bırakabileceğiniz gibi üzerini dilediğiniz şekilde süsleyebilirsiniz. Çemberinizi yılbaşı süsleriyle donatabileceğiniz gibi size gelen yılbaşı tebrik kartlarını üzerine asarak sevdiklerinizden gelen kartları sergilemek için de bu çemberi kullanabilirsiniz.

    Çiçekler ve beyaz ışık çok önemli
    Yılbaşı gecesinin dekorasyonu için çok fazla para harcamak istemiyorsanız, elinizdeki eşyaları değerlendirmelisiniz. Dolapta bekleyen eşyaları yılbaşı için yeniden yaratabilirsiniz. Eski bir boya kutusunu ya da metalik bir kovayı rahatlıkla saksıya çevirebilirsiniz. Hatta bu saksıya çam ağacınızı bile koyabilirsiniz.

    Evinizi ve bahçenizi süslerken beyaz ışıktan vaçgeçmeyin. Gecenin karanlığında en güzel tezatı beyaz ışıklar oluşturuyor. Son senelerde ışıklandırmada çeşitler giderek artmaya başladı. Küme ışıklardan yapılmış yıldızları, kartoplarını artık piyasada bulmak mümkün. Eğer beyaza ek bir renk kullanmak istiyorsanız yine tek renk (örneğin mor) küçük ışıklar alıp bunları küme halinde tutturarak bir salkım görüntüsü yaratabilirsiniz.

    Beyaz ışıkların arasına serpiştirebileceğiniz bu mor üzüm salkımları çok güzel gözükecektir. Sadece üzüm salkımları değil, çiçekler de bir evin stresine bağladır. Evinizdeki saksılara bu sezon ektiğiniz çiçeklerin de dekorunuza uygun renklerde olmasına özen gosterebilirsiniz.

    Plazma TV’ye göre salon..

    Plazma TV’ler son dönemin popüler ürünlerinden. Bu ürünler, evlerin dekorasyonunu da değiştiriyor. Plazma televizyonlar duvara hatta tavana monte edilebiliyor. Salonlar onlara göre yeniden yaratılıyor.

    İşte bu nedenle Pioneer, dört mimarlık ofisinin, Deep Mimarlık, Erdinç Amcaoğulları, Zebranos Mimarlık ve Atelier Mimarlık’ın tasarımcılarına kendi ürettiği Pioneer Kuro plazmalar için dört ayrı salon hazırlattı.

    Fonksiyonel dolaplar, kumandayla büfelerin içinde kaybolan plazmalar, tavandan inen projeksiyon makinesi gibi yenilikler var bu salonlarda. Vibrasyon sağlayan subwoofer adlı bir araç koltuğun içine yerleştiriliyor.

    Böylece seyrettiğiniz filmde büyük bir patlama olduğunda titreşimler sizi olduğunuz yerde sıçratıyor, filmin heyecanına kapılabiliyorsunuz. Üç ayda bir yenilecek bu tasarım odaları, Çiftehavuzlar Pioneer Showroom’da sergileniyor. Odaların tasarımcıları ve Pioneer Çiftehavuzlar’ın mağaza müdürü Burçin Erger bize plazmanın dekorasyona etkilerini anlattı.
    Daha fazla...
    Sekiz odada sekiz farklı müzik
    Deep Mimarlık’ın sahibi Hakan Soner Danyıldız (43), İtalya’da tasarım okumuş. Danyıldız, elektronik cihazlar sürekli evrim geçirdiği için tasarımcıların buna ayak uydurması gerektiğini söylüyor. Televizyonun monte edildiği panel mdf üzerine beton kaplama. Panelin yan tarafında iki gizli dolap var.

    Hoparlörler bu dolabın içine gömülü. Dekoder gibi bütün elektronik aletler plazmanın altındaki kırmızı ünitenin gizli bölmelerinde saklanıyor. Cihazların zarar görmemesi için hangi aleti çalıştırırsanız ona ait havalandırma devreye giriyor.

    Kırmızı ünitede merkezi müzik sistemi de var. Sekiz odada sekiz farklı müzik dinlenebiliyor. Bütün kablolar ünitenin arkasındaki koridorlarda saklanıyor. Gürgen ağacından üretilen koltuk kaz tüyü ve pembe süngerle doldurulmuş.

    Çerçeve içine akvaryum dolap içine şömine
    Mobilyaların plazmayla uyum sağlamayacağını düşünenler için farklı alternatifler var. Örneğin İngiltere’den getirilen bir ayna. Önce plazma için özel aynalı bir çerçeve yapılıyor. Çerçeve istendiği gibi tasarlanıyor.

    Plazmayla ayna arasına sıcaklığı önlemek için havalandırma kanalı takılıyor. TV çalıştığı anda ayna cam haline geliyor ve TV ortaya çıkıyor. Ekrana akvaryum veya şömine görüntüsü verilebiliyor. Yağlı boya bir tablo tek tuşla ikiye ayrılıp içinde sakladığı plazmayı çıkarabiliyor.

    Pırıltılı oda
    Hasan Ertuğrul Eren (35), Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Endüstri Tasarımı Mezunu. 2006 yılından beri Zebrano Mobilya’nın Bağdat Caddesi bayiliğini yapıyor. Eren, teknolojideki ilerlemenin tasarıma yansıdığını söylüyor. Ancak oda tasarlarken, fonksiyonellikten çok görselliği ön planda tuttuğunu da ekliyor.

    Eren’in tasarladığı odada, televizyona doğrudan odaklanmayı sağlamak için ağırlıklı olarak siyah renk kullanılıyor. Plazma ve hoparlörler siyah bir pano üzerinde. Televizyonun önünde ve yanında lego gibi monte edilen raflar var.

    Dekoder ve alıcılar ünitenin üzerinde açıkta duruyor. Ama DVD ve CD’lerin yerleştirilebileceği çekmeceler mevcut. Çekmecelerin kolları odaya renk katmak için swarovski taşlarıyla süslü. Malzemesi mdf (lif levha) üzerine meşe kaplama. Yuvarlak dönüşlü koltuğun kollarında suni tay tüyü, yastıklarında swarovski taşlar var.

    Siyah-beyaz dengesi
    Erdinç Amcaoğulları (36), Mimar Sinan Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi İç Mimarlık bölümü mezunu. Kendi ismini taşıyan firmasında tasarım ve mobilya üretimi yapıyor. Pioneer için yaptığı odayı şöyle anlatıyor: "Geleneksel şeylerden uzaklaşmak istedim. Televizyonun bulunduğu panele, soyut biçimlerde ay ve ayın içinden çıkan güneş desenleri yaptım. Herşey siyah-beyaz. Beyaz aydınlığı, siyah dengeyi sağlıyor."

    Panelin arkasında, TV açıldığında devreye giren ve sıcak hava akımını kanallar yardımıyla dışarıya vererek aracın ısınmasını önleyen bir motor var. Televizyonun bulunduğu panelin altında Digiturk, D-Smart, PSP ve DVD gibi bütün dijital ürünlerinizi yerleştirebileceğiniz, aynı zamanda bu ürünleri saklayan kapalı bir ünite mevcut.

    Wireless bağlantı veya radyo frekansları sayesinde akıllı kumandalarla, kapalı bölmelerdeki bu ürünlere komut verebiliyorsunuz. Koltukta rahatlık ön planda. Malzeme olarak ahşap iskelet üzerine HR sünger kullanılıyor. Tavana hoparlörler monte edilmiş.

    Mekanda ferahlık
    Hülya Savut (30) Mimar Sinan Üniversitesi İç Mimarlık mezunu. Atelier Mimarlık’ın tasarım danışmanlığını yapıyor. Önce televizyonla oturma mesafesinin uzaklığına karar verdiğini söylüyor: "Modern, ferah ve TV izlerken gözleri rahatsız etmeyecek bir tasarım oluşturmaya çalıştım." Plazmanın rahat izlenmesi için beyaz renk ağırlıklı kullanılıyor.

    Dijital ürünler TV ünitesinde saklanıyor. Filmi daha büyük ekranda izlemek isterseniz, plazmanın önüne bir perde iniyor. Televizyonun arkasında ışık paneli bulunuyor. Hoparlörler tekli koltuğun arkasında bulunuyor.

    Yatak odasının tavanına bile konulabiliyor
    Plazma TV’ler salon dışına da yerleştirilebiliyor. Mutfakta minimum 15 inç, maksimum 20 inç bir plazma, katlanabilen bir sistemle tezgahın altına saklanabiliyor.

    Çocuk odalarında LCD’ler hem bilgisayar hem playstation görevi üstleniyor. Yatak odalarında yatağın karşısındaki duvarlar tercih ediliyor. İstendiğinde tavana da plazma yerleştirilebiliyor. Banyoda jakuzinin karşısında ankastre camlı bir bölüm oluşturuluyor. İçindeki havalandırma kanalıyla plazmanın camının buğulanması engelleniyor.

    Plazmanın püf noktaları
    TV’nin boyutunu seçerken mekan büyüklüğünün önemi yok. Ekrana olan oturma mesafesinin doğru ayarlanması önemli. Örneğin 106 ekran bir plazmaya 3.18 metreden yakın, 5.35 metreden uzak oturmamak lazım.

    Ekran kalitesinden faydalanmak için homojen ve fazla parlak olmayan ışıklar tercih edilmeli. Ekran etrafındaki ışıklar kısılabilmeli.

    Ekran karşısında 1-2 saat geçirecekler için ekran arkasındaki panelin koyu renk olması avantaj. Ama çok uzun süre izleyenler, görüntü kalitesi biraz düşse bile, beyaz zemin tercih etmeli.

    Daha güçlü ses için tavan hoparlörü uygulanabiliyor. Yer kaplamıyor ve temizlik sırasında ayağa takılmıyor. Efekt sesleri de yağmurlama isimli sistemle daha net duyuluyor.

    Plazmalar güvenlik için de kullanılabiliyor. Bebek odalarına konan sensörler sayesinde en ufak hareket, ışık veya ses değişikliğinde odanın görüntüsü televizyon ekranının alt bölümünde beliriyor. Kapı önündeki kamera sayesinde kapıya yaklaşan kişiyi de TV ekranında görmek mümkün.

    Evinize bir ruh verin...

    Ev bir çok kişi için sığınabildiği bir sığınak gibidir. Evinizin kapısından girdikten sonra artık dışarısı ve dışarıdaki problemler ertelenmiştir.

    Bazen evler sahiplerini hiç yansıtmaz. Eve geldiğinizde yaptığınız ilk şey bilgisayarı açıp sohbet etmek ya da televizyon izlemekse, evinizin bir ruha ihtiyacı var demektir. Evinize nasıl mı bir ruh kazandıracaksınız? Çok basit.

    Ailenizden kalma eşyalara yer verin
    İdeal bir evin geçmişi vardır. Modern kent hayatınnı ritmi, çarpık bir ekonomik sistemle birleşince bir süre sonra insan bırakın baba/dede evinde yaşamayı, dede topraklarının neresi olduğunu dahi bilme ihtiyacı duymuyor.

    Ancak “memleket neresi” sorusuna verilen cevaptan öte birşeydir memleket. Belki işe bir aile ağacı yaratmakla başlamalısın. Burada bulacağın kendi hikayendir. Geçmişini simgeleyen obje ve eşyalara sahip olup, onlarla yaşamak geçmişe saygının bir göstergesi. Unutmayın ki, siz de geçmiş olduğunuzda yaşatacak eşyalar onlar olacak.

    Aile fotoğraflarını ortaya çıkarın
    İster atalarınıza, aile büyüklerinize ait eski fotoğraflar olsun, ister bu günün dostları, eşleri, çocukları, teyzeleri olsun, evinizde fotoğraflarınız için bir köşe yaratın. Eski fotoğraflar çocuklarınızın ve sizin geçmişinize ışık tutar, aidiyet duygunuzu geliştirir. Hatta bir aile ağacı yapmak ta hiç fena bir fikir olmaz.
    Daha fazla...
    Duvarlarınız ve çerçeveleriniz için fotoğraf seçerken hep mutlu anların keyifli birlikteliklerin fotoğraflarını koyarsanız çevrenizde pozitif bir etki yaratmış olursunuz. Dostlarınızın eğlenceli fotoğraflarını komik manetlerle dolabınıza asın. Antreler de bu tip fotoğraf köşeleri için ideal olur.

    Evinizde sanata yer verin
    Sanat üzerine vakit harcadıkça bilgilenebileceğiniz bir konu.Bir resme ya da bir heykele bakıp hemen karar vermeyin. Sanatçısını tanımak, yıllar içindeki değişimini takip etmek, ne anlattığını öğrenmek, kendini ona yakın hissetmek, hatta mümkünse onunla konuşmak ve bir bağ kurmak gerek. Evinizde mutlaka beğendiğiniz bir sanatçıya ait, en az bir tane sanat eseri olmalı. Hatta bir kural koyabilirsiniz kendiniz için; “Her yıl bütçemi ayarlayıp, evime bir sanat eseri alacağım.”

    Klasiklerden en az birine sahip olun
    Onlar tasarım terimini yaratanlar. Onlar bu gün okullarda okutulan tasarım kurallarını belirleyenler, kitaplarını yazanlar. Onlar kahraman! Charles – Ray Earnes, Le Corbusier, Arne Jacobsen, Frank o. Gehry, Frank Wroyd Wright, Verner Panton. Yaşadıkları tarihlerde tasarım dünyasında çığırlar açan, çizgileriyle başkaldıran, yeni patikalar yaratan, protestolarını yaşam biçimlerine taşıyan bu dahilerin orjinal çizgilerini tahip edin! Evinize en az birini misafir edin!

    Modern markalardan birini edinin
    Her ne kadar hızlı tüketim çağı, trendleri çok çabuk tüketse de ve firmalar 3 ayda bir yeni koleksiyonlarını çıkardıkları halde, vitrine taşır taşımaz kopyaları çıksa bile, sizin tarzınız her yeni gelen trendle birlikte değişse bile, günümüz tasarımcıları, bu günün güçlü markaları bir şeyleri doğru yapıyor emin olun.

    Philippe Starck ve Karim Rashid için iyi reklam yapıyor diyenleriniz, Rose Lovegrove’un organik çizgilerinden sıkılanlarınız olabilir. Ama onlar “herkesin 5 dakika bile olsa ünlü olduğu” günümüz yaşamına karşı aradan sıyrılarak yıllardır tercih edilir ve başarılı kalmayı başardı. B&B Italy, Molteni, Minotti, Maxalto, Moooi, Moroso, Cappelini. Teknoloji, ergonomik ve yeni tasarıma evinizde yer açın. Onu koruyun çünkü o geleceğin klasiği olacak.

    Evinizi hatırlatan bir melodi olsun
    Önce iyi bir müzik sistemi gerek. Eve geldiğinizde play tuşuna basacak ve dışarıdan gelen karmaşanın sesine bir son vereceksiniz. Müzik belki de evin her yerine yayılacak, hatta banyoya bile. Gelen misafirler sizin tarzınızı bilecek, daha kapıyı açmadan duyacaklar sizi. Ve gittiğiniz her yere o melodileri taşıyacaksınız. Müzik sizden ve evinizden hiç ayrılmamalı.

    Seyahatlerinizden hatıraları sergileyin
    Farklı kültürlerin izlerini peşinize takın, onları evinizde yaşamaya davet edin. Etnik eşyalar, dinsel objeler, şans getiren heykeller ya da romantik kentin en sevdiğiniz binasının küçük bir maketi. Sizin seçimlerinizle, sizin hikayelerinizle ve anılarınızla daha da önem kazanan bu objeler, evinizi diğerlerinden farklı kılacak. Bu esrarengiz rotalar ilham kaynağınız, enerjiniz, renginiz olacak.

    Zengin bir kütüphane yaratın
    Kitaplar, dergiler, gazeteler, ansiklopediler, notlar. Okumaya dair ne varsa elinizin altında olmalı. Milano mobilya fuarında gözümüze takılan devasa kitaplıklara bakılırsa, evdeki okuma köşeleri gitgide büyüyor. En iyi dostunuzun ekip arkadaşlarına uygun köşeler yaratın.

    Yeni yılda evinizi yenileyin...

    Bir yılın daha geride kalmasına sadece 20 gün kaldı. Alışveriş yapmak için de süre giderek kısalıyor. İşte işinizi kolaylaştıracak seçenekler.

    Ne ararsanız burada var
    Koçtaş, evinizde geçireceğiniz kış günlerini daha da renklendirmek için birbirinden dekoratif, şık ve renkli mobilyaları mağazalarında beğeninize sunuyor.

    Her zevke hitap eden oda takımları, kullanışlı modüler parçalar ve şık çizgilere sahip televizyon üniteleri, dilediğiniz kapak seçenekleriyle sürgülü dolap sistemleri, kitaplıklar, ofis mobilyaları, perdeler, döşemeler, renkli yastıklar, nevresim takımları ve daha fazlası Koçtaş'ta.

    Sofralarda yenilik zamanı
    Porselen markası Villeroy& Boch, yeni yıla özel koleksiyonlar hazırladı. 'Vivian' 1920'lerin 'art deco' takımı ile egzotik etkileri birleştiriyor. Bone China porselenden imal edilen 'Ivoire' serisi ise altın çizgileri ve fildişi rengindeki zarif desenleri ile sadelik ve estetiği bir arada bulunduruyor.
    Daha fazla...
    Çabuk kuruyan havlular
    Ev tekstili markası Cinisli, doğallık ve hijyenin ön plana çıktığı birbirinden güzel 11 renkten oluşan yeni bambu koleksiyonundaki havlularla ipeksi bir dokunuş sunuyor.

    Dayanıklılığı, yüksek emme gücü ve çabuk kuruma gibi özellikleri bambu lifini havlu yapımı için mükemmel bir materyal haline getiriyor. Koleksiyon, havlu seçiminde zorlanan kişilerin işini kolaylaştıracağa benziyor.

    Bu kutular göz kamaştırıyor
    Tüketiciyi ilk kez 3 katlı kutu mendille tanıştıran Selpak, bu konforu şimdi tüm Selpak kutu mendillere taşıyor. Yeni 3 katlı Selpak'lar dayanıklı ve yumuşacık dokusunun yanı sıra, dekoratif kutularıyla gözlere de hitap ediyor.

    İtalya'da yaşayan ünlü tasarımcı İnci Mutlu ve ekibi Beril Tokcan ile İlknur Alparslan'ın Selpak için tasarladığı yeni kutular, yaratıcı desenleri ile göz kamaştırıyor.

    Heyecan katacaklar
    Habitat'ın 2007 Yılbaşı Koleksiyonu, yeni yıla girmenin verdiği coşkuyu hissettiren geniş ürün yelpazesiyle her zevke hitap ediyor. Koleksiyon; akrilik ve lakeden yapılmış yılbaşı ağaçları, süslemeler, yılbaşı gecesini unutulmaz kılacak sofra takımları, kokularıyla eve romantizm havası katacak mumlar ve yatak odalarını yeni yıl heyecanıyla kuşatacak nevresim takımları gibi birçok ürün seçeneği sunuyor.

    4 Haziran 2008 Çarşamba

    Yeni yılda herkes Evport’ta...

    Evlerin alışveriş merkezi Evport, yılbaşında da alışverişi keyfe dönüştürüyor. Yılbaşında hazırlanacak sofralar Evport’un mutfak reyonlarından donanacak, ışıl ışıl mumlar yeni yılın ilk dakikalarını aydınlatacak. Evlere yeni yıl coşkusu getirecek ürünlerle birlikte sevdiklerinize hediye alternatifleri de Evport’ta.

    Uygun fiyat ve yüzlerce ürün seçeneği sunan Evport’ta yılbaşı gecesi için yeni yıl ağacından süslere, şarap kadehinden mumlara kadar birçok seçenek mevcut.

    10.000’den fazla ürün çeşidinin olduğu Evport’ta her bütçeye uygun zengin ürün çeşitlerinin sunuluyor. Bir ev marketi olan Evport’ta eksikler için liste yapmanıza gerek yok. Mağazaya girer girmez neye ihtiyacınız olduğunu görebiliyorsunuz.
    Daha fazla...
    Evport ikinci mağazasını aralık ayında Beylikdüzü Markacity’de açıyor. Bakırköy’den sonra Beylikdüzü Markacity AVM’de de hanımların uğrak noktası olacak olan Evport, 2008 yılı başlarında Bursa’da üçüncü mağazasını açmayı hedefliyor.